14 Şubat 2013 Perşembe

Vajinismus'un nedenleri -1 (fiziksel olmayan sebepler)


Vajinismus fiziksel semptomları olan psikolojik ve biyolojik bir rahatsızlıktır. Altında yatan birden çok sebep olabilir, çoğu zaman tek bir hastada birden fazla nedenin etkileşimi ile kendini gösterir. Basitçe sevişmekten korkmak, ya da vajinaya herhangi bir cisimin girmesinden korkmak şeklinde basite indirgenmesi yanlış olduğu kadar tedavi sürecini de olumsuz etkileyecek bir yaklaşımdır. Şimdi kısaca vajinismusa yol açan fiziksel ve psikolojik sebeplere bir göz atalım. Unutmayın ki hemen hemen tüm vakalarda fiziksel sebeplerin yanında psikolojik nedenler de rol oynar.

Korkular


Cinsel birleşmede acı çekeceğinden korkmak:  Her genç kız ilk cinsel birlikteliği hakkında biraz endişelidir. Ancak kimi zaman bu endişe üstesinden zor gelinen bir korkuya dönüşür. Bu korkuda yetiştirme, cinsellik hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmama gibi sebeplerin yanı sıra vajinayla penisin birleşmesini hep çok büyük bir cisimin nispeten küçük bir deliğe girmesi olarak tahayyül etmek de rol oynar.

Geçmiş bir travma ya da hastalığın tamamen iyilşemediği için acıya sebep vereceğinden çekinmek: Daha önceden yaşanan bir tıbbi problem cinsel birleşmeye karşı bir korku ve kaçınma tepkisi geliştirmeye neden olabilir. Size daha önce rahatsızlık ya da acı veren bir hastalık ya da yaralanmanın tamamen iyileştiğine emin olamadığınız için cinsel birleşmenin aşırı ağrılı olacağından korka

Cinsel birleşmenin vucuda zarar vereceğinden korkmak : Bu da malesef çok yaygın etkenlerden birisi. Cinselliğin tehlikeli, kirli ya da ahlaksız bir eylem olduğu algısıyla büyüyen, sürekli olarak erkeklere karşı uyarılar ve tehditlerle büyüyen kız çocuğu eninde sonunda kocası ya da sevgilisyle cinsel birleşme noktasına geldiğinde birleşmenin bir şekilde bedenine zarar verebileceği korkusuna kapılabilir.

Hamile kalacağından korkmak: Hepimiz çocuk sahibi olmayı istiyoruz. Ya da en azından hayatımızın bir döneminde kendimizi hazır hissettiğimiz zaman dünyanın en muhteşem hissi olan anneliği tatmak için biz de el kaldırıyoruz. Ama pek çok genç kadın, özellikle de genç yaşta ve cinsellik hakkında hiç bir şey öğrenmeden evlendirilen pek çok genç kız sadece cinsellikten değil hamile kalmaktan ve bunun onlara getireceklerinden de çekiniyorlar. Bu çekinme derin bir korku halini dahi alabiliyor. Öyle olduğunda da vajinismus tehlikesi doğal olarak artıyor.

Geçmiş bir hastalık ya da travmanın tekrarlayacağından korkmak: Vajinismus sadece yeni evil ya dad aha önce hiç cinsel birliktelik yaşamamış kadınların başına gelen bir rahatsızlık değil. Kimi zaman idrar yolları ya da genital bölgede meydana gelen bir rahatsızlık sonrasında tekrarlamasından duyulan korku yüzünden de ortaya çıkıyor. Beynimiz bir şekilde daha önce kendisine sıkıntı veren rahatsızlık ya da travmayı cinsel birleşme fikri ile ilintilendiyor ve eğer cinsel birleşmede bulunursak daha önce bize acı veren rahatsızlığımızın geri döneceğini düşünmemize sebep oluyor.

Stres ve Endişeler


Genel anksiyete bozukluğu nedeniyle kasılma :Pek çoğumuz için ilk gece zaten yeteri kadar stresli ve endişe verici bir tecrübe. Bir de üzerine zaten gergin ve endişeli bir yapınız varsa…

Cinsel birleşmede eşini tatimn etme konusunda duyulan endişe : Beni beğenecek mi?, tecrübesizliğimle dalga geçecek mi?, bana yapmak istemediğim bir şeyi yapmam konusunda diretecek mi? bunlar saymakla bitmez hanımlar…

Önceden yaşanmış kötü cinsel tecrübelerin anısı ve tekrarlanacağı endişesi: Kocanız ya da sevgilinizle daha önce cinsel birleşme denemesi yapmış ve eğer bir sebepten başarısız olduysanız aynı kötü tecrübeyi tekrarlama korkusu yaşayabilirsiniz. Ne yazık kı bu pek çok zaman erkeğin performansından ve açık ya da imalar yoluyla performans düşüklüğü için eşini ya da sevgilisini sorumlu tutmasından kaynaklanır. Hele bir de daha önceden fazla tecrübesi yoksa gereksiz bir “ya yine sevişemezsek ve tekrar bana kızarsa” endişesi vajinismusa yol açabilir.

Yetiştirme ya da kişisel sebeplerle cinselliğe karşı negative tutum ve düşünceler: Kaçımız büyürken cinselliğimizi rahatça ve utanmadan yaşayabileceğimizi öğrenerek büyüdük? Önüne gelenle düşüp kalkan bir kevaşe olmaktan bahsetmiyorum elbette. Ancak pek çok Türk kadını farkına bile varmadan kendi cinselliğinden utanmayı ve olabildiğince baskı altında tutmayı öğrenerek büyüyor. Kendini modern olarak gören pek çok ailede bile durum böyle. Haliyle kimi zaman iş çığrından çıkıyor ve cinsel birleşme fikrinin kenidisi bile asla olumlu gözle görülemiyor. Zannettiğimizden daha da yaygın bir problem malesef. 

Peki hanımlar siz ne diyorsunuz? Unuttuğumu düşündüğünüz bir şey varsa yorumlarınızı bekliyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Görüşleriniz, eleştirileriniz, katkılarınız başım üstüne...